Ören yerleri
Tırtar-Akkale
Mersin - Silifke Karayolu'nun 49. km'sinde, Tırtar Köyü'nün deniz kıyısı tarafındadır. Geç Roma Dönemi'nde kurulmuştur. Kalıntılar arasında saray olabilecek bir yapı, hamam, sarnıç vs. bulunmaktadır. 15.000 ton zeytinyağı alabilecek kapasitedeki yapı hâlen ayaktadır.
İmirzeli Örenyeri
Mersin İli, Erdemli İlçesi, Ayaş Kasabası'nın 11 km kuzeybatısındadır. Karaahmetli Köyü'ne bağlıdır. Antik kentte Helenistik, Roma, Geç Roma, Erken Bizans dönemi yerleşim izlerine rastlanmaktadır.Oldukça sağlam durumdaki Kilise, kule, sarnıç, peristilli ev kalıntılardan birkaçıdır.
Çatıören Örenyeri
Mersin ili, Erdemli İlçesi, Ayaş Kasabası'nın 8 km kuzeybatısındadır. Helenistik Dönemde tapınak, yerleşim alanı ve nekropol alanı olarak kullanılmıştır. Poligonal duvar tekniğinde yapılmış Hermes Tapınağı bulunmaktadır. Roma Dönemi'nde de iskân görmüştür.
Sinap Kalesi
Erdemliye 20 km. Mesafede olup ismini tam ortasında bulunduğu sinap köyünden almaktadır. Büyük bir kısmı yıkılmış olan taş yapının ermenilerden kaldığı bilinmektedir. Tömük - Elvanlı - Arpaç - Karayakup - Sinap köyü güzargahı takip edilerek Tarihi yapının bulunduğu yere kadar asfalt yol mevcuttur.
Öküzlü Örenyeri
Mersin İli, Erdemli İlçesi, Ayaş Kasabası'na olan uzaklığı 15 km. kadardır. Kanlıdivane - Çanakçı Köyü yol ayrımından stabilize bir yolla gidilmektedir. Ayrıca Limonlu Kasabasına 8 km mesafede olan Batısandal Köyü yolu ile de ulaşılabilmektedir. Örenyeri Geç Helenistik, Roma, Erken Bizans dönemlerinde yerleşim görmüştür. Antik kentin taş döşeli alt yapısı halen sağlam durumdadır. Zamana karşı koyan burç ve giriş kapısı kalıntıları ziyaretçilere eskiden burada kurulmuş olan şehrin ana hatlarını anımsatır durumdadır. Bazilikası, sarnıçları hâlen ayaktadır. Lahitler kente girişi sağlayan stabilize yolun kenarında bulunmaktadır.
Korykos-Kızkalesi Örenyeri
Mersin-Silifke karayolunun 63 km sinde, Kızkalesi Beldesi'ndedir. Roma ve Bizans dönemlerinde yoğun olmak üzere İslâmî devirlerde de iskân görmüştür. Nekropol alanından çıkarılan eserlerden burada ilk yerleşimin MÖ 4. yüzyıla ait olduğu anlaşılmıştır. MÖ 1. yüzyılda kendi adına para bastırmıştır. M.S. 12. yüzyılda kıyıya yakın adacık üzerinde beldenin adını aldığı kale yaptırılmıştır. Zeytinyağı ihraç merkezi olan örenyerinde iç ve dış kale, kiliseler, sarnıçlar, su kemerleri, kaya mezarları, lahitler ve taş döşemeli Roma yolları çok sağlam ve ayaktadır.
Elaiussa-Sebaste (Ayaş) Örenyeri
Mersin-Silifke karayolunun 55. km'sindedir. [Ayaş] Belediyesi sınırları içerisinde yer alan [Ayaş] Elaiussa-Sebaste örenyeri MÖ 2. yüzyılın sonlarında kurulmuştur. Özellikle Roma ve Bizans dönemlerinde iskân görmüştür. Sit alanı içerisinde nekropol, antik tiyatro, sarnıçlar, su kemerleri vs. yer almaktadır. İtalyan bir heyet tarafından 1995 yılında bilimsel kazı çalışmaları başlatılmıştır.
Arpaçbahşiş
Erdemli'ye 5 km uzaklıktadır.
Tömük Höyük
Mersin-Erdemli karayolunun 28 km'sinde bulunan "Tömük" Kasabasında yolun solundadır.
Kanytelleis-Kanlıdivane Örenyeri
Mersin-Silifke karayolunun 50. km'sinde, Ayaş Mevkii'nin 3 km kuzeyinde yer alır. Eski adı Kanytelleis olan örenyerinde ilk iskân MÖ 3. yüzyıl sonlarına rastlamaktadır. Helenistik Döneme ait bir kulenin bulunduğu şehir 11. yüzyıla kadar varlığını korumuştur. Çanakçı kaya mezarları da örenyeri sit alanı içerisindedir. Şehrin içerisindeki obruk da, eskiden suçluların vahşi hayvanlara parçalatıldığı inancından halk arasında "Kanlı Divane" diye anılmaktadır. Obruğun kuzey tarafında zırhlı ve kılıçlı bir asker, güneyinde beş kişilik bir aile kabartması bulunmaktadır. Helenistik kulenin batı duvarındaki kitabede, kulenin rahip krallardan Olbalı Tarkyaris' in oğlu Teukros tarafından Zeus için yaptırıldığı belirtilmektedir. Şehrin kuzeyindeki hiç bozulmadan gelebilmiş anıt mezarda Kanytelleis' in önde gelenlerinden Aba, kocası ve iki oğlu için yaptırmıştır. Geniş bir obruğun etrafında II. Teodosius (408 - 450) tarafından kurulan bu şehirde bazilikalar, sarnıçlar, lahitler, anıt mezarlar bulunmaktadır.
Kocahasanlı
Erdemli İlçesi, Kocahasanlı sınırları içerisinde Yapısıgüzel, Hayrat, Köşkerli, Üçtepeler mevkilerinde Roma ve Bizans Devrinden kalma çok sağlam durumda antik kalıntılar mevcuttur.
Erdemli Çamlığı
Çamlık Erdemli'nin Kocahasanlı çıkışında bulunmaktadır. Yazın piknik yapmak isteyen Erdemliler ve çevre şehirlerden gelen vatandaşlar denize de girebilmekteler. Erdemi’nin Geleneksel Türkmen Şöleni'ne her yıl mayıs ayında ev sahipliği yapmaktadır.
Kızkalesi(Deniz Kalesi)

Beldenin adını aldığı ve Deniz Kalesi olarak da anılan Kızkalesi, belde sahilindeki küçük bir adacığın üzerinde kurulmuştur. Kıyıya uzaklığı bulunduğunuz yere göre değişmekle birlikte ortalama 600 m. kadardır. Burada bulunan bir yazıttan 1199 yılında I. Leon tarafından yaptırılmış olduğunu öğreniyoruz. 1361’de Kıbrıs Krallığı tarafından zapt edilmiştir. Strabon , Roma Dönemi’nde korsanların burasını barınak olarak kullandıklarından bahsetmektedir. Bu kalede Bizans ve Ermeniler tarafından karadaki kale kadar önemsenmiştir.
Kalenin girişi kuzeydedir. Burada da devşirme malzeme kullanılmıştır. Yine zaman zaman moloz taşların kullanıldığı yerler büyük bir olasılıkla Lusignanlar dönemine ait olmalıdır. 192 m. uzunluğundaki mazgal delikleri açılmış kale suru üzerine 8 tane üçgen, dörtgen ve yuvarlak biçiminde burçlar oturtulmuştur. Batıdaki sur boyunca uzanan iyi korunmuş bir galeri ile buradan denize açılan bir kapı bulunmaktadır. Mersin Müzesi tarafından yapılan temizlik kazısı sırasında kalenin orta alanında bir yapı kompleksi ortaya çıkarılmıştır. Bu yapı kompleksi içerisinde bir şapel bulunmaktadır. Yapı topluluğu ile müşterek plan veren bu şapelin, kalenin avlusunda bulunan diğer şapelden daha eski olduğu anlaşılmıştır. Ayrıca tabanda mozaiklerin yanı sıra opus sectile zemin döşemesi de uygulanmıştır. Çevresindeki odalar orta mekandaki salona açılmaktadır ve kare planlı odaların zemini kuzeye doğru yükselmektedir. Taban mozaiği üzerinde yuvarlak saç örgüsü içinde beş satır yazı ve alanın batı köşesindeki revak üzerinde de başka bir yazıt bulunmaktadır. Ancak yazıtların sayısı daha fazladır. Kale avlusu içerisinde sarnıçlar ve işliklerde yer almaktadır. Kızkalesi’nin farklı yerler içinde anlatılan (İstanbul-Kız Kulesi) bir de söylencesi vardır: “ Vaktiyle bir kral varmış. Çok sevdiği tek kızının geleceğini öğrenmek için bir falcıya danışmış. Kızının yılan tarafından sokularak öleceğini öğrenince , Prenses için bu kaleyi yaptırmış. Böylece onun can güvencesini sağladığını zanneden kral, bir gün kızına bir sepet üzüm göndermiş. Ne var ki sepette gizlenen yılan kızı sokarak öldürmüş.
Ayrıca Erdemlimizin Kültür ve Turizmi hakkında bilgi almak için Kültür ve Turizm Bakanlığından faydalanabilirsiniz.